Güven!

Güven, kelimenin tam anlamıyla birine ya da bir şeye itimat etme fikrine gönderme yapar. Sözcüğün anlamı ise güven, iman, sadakat, sırdaşlık, itibar ve inanç arasındaki sıkı bağlantıları gözler önüne sermektedir. Bu beş harften oluşan bu sözcük herkes için farklı düşüncelere, fikirlere, yol açan bir kelime ve içinde birçok anlam içermektedir. Kimisine güven, teslimiyet, kimisine hayal kırıklığı ve daha birçok anlamla ifade ediyor burada hepsini saymayacağımız kadar çok ve göreceli bir duygu ve davranış biçimidir. 



İnsanların birilerin onlara güvenmeleri için kendi içinde ihanetin tohumunu barındırır ve öncelikle insanların zaaflarından ve kusurlarından beslenir. Birine güvenmek değişim, ihanet, fikir değiştirme olasılıklarının varlığını kabul etmek demektir. Belli bir açıdan, güven ve ihanet birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. 



Benim güvendiğim biri bana ihanet edebilir, diğer taraftan bakıldığında ise ben de bana ihanet edebilecek birine güvenebilirim. Karısını aldatan koca, dostuna ihanet eden, vatan haini bir vatansever bunlara örnektir. İhanet ve sadakatsizlik daima güven üzerine kurulu bir ilişkide rol oynar. 



Elbette, ihanet her meydana geldiğinde yeni yaralar açar. İnsanoğlunun güven duymaya ihtiyacı vardır ancak zaaflarından sürekli olarak kaçamaz buda ister istemez, birine ya da birilerine,  karşı güven duyma ihtiyacı his ettirmeye yol açar.



Bu sözü o kadar çok veriyoruz ki kendimize sözler veriyoruz kimseye güvenmeyeceğim diye ama yine duygusal davranıp kendimize verdiğimiz sözleri hiçe sayarak birilerine güveniyoruz peki, hiç düşündünüz mü en büyük ihaneti kendimize yaptığımızı! 



Duygularımız, mantığımıza kişiliğimize, benliğimize ihanet ediyor. Kötü olan ne biliyormusunuz hayal kırıklığına uğruyor olmamız. Yaşadığınız süre boyunca bu hayata hiç kimseye güvenmeden yaşayabilirimsiniz? 



“Değerli okuyucularım bu soruya sizin yerinize ben cevaplıyorum  (hayır) Neden biliyormusunuz yaşadığımız süre boyunca, birilerine güvenmemiz gerekiyor ve bu karanlık hayat, yolculuğumuzda birilerinin elimizden, tutmasına ve aydınlığa açılan yolda bize eşlik etmesi gerekiyor. 



Kesinlikle körü körüne, güvenmeyin insanlara. Şöyle bir dip not vermek gerekirse, güvenebileceğiniz insanlardan en başta en yakınınız olan aileniz, eğer onlar yoksa en yakın akrabanız, oda yoksa en yakın dostunuz, bana göre bu 3 kısım kişilerden oluşuyor hayatınıza asla 4'cü yani hayatınıza yeni giren ya da yeni tanımış olduğunuz insanlara güvenmeyin.



Bu güvenmemeniz gerekenler işte duygularımıza bizi esir edenler, zayıf noktamızı yakalamak için pusuda bekleyenler. Bu insanların tuzağına sakın düşmeyin.



Sevgiyle kalın