Kadın şiddetine dur diyelim!
Son günlerde hepimize yaşamak gerçekten çok zor geliyor. Birazda son zamanlarda yaşadığımız büyük felaketler bizi bu hale getirdi. En büyük belada covid-19.diye bir hastalık var başımızda ne yaparsak da gitmek bilmiyor. Bide onun getirdiği hayat pahalılığı ve işsizlik. Mühim olan bir diğer konuda kadın cinayetleri ve her gün bir yerlerde kadınlar ölüyor bunu yapanlar gereken cezayı çekmeden serbest bırakılıyor.
Dünyanın gidişi nereye gidiyor ve en önemlisi bize ne oluyor! Ne ara bir insanı boğarak, acı çektire çektire, öldürüyor ve ardından varilin içine koyup, özerine benzin döküp yakıp, daha sonra üzerine beton döküp ormana atıyor! Ve bir insan hangi ara bu kadar canileşti! Ne ara içimizde acıyan bir duygudan eser kalmadı, sanırım vicdanımızda artık sızlamıyor. Kim bilir belki bu döngüde vicdanlarımızı bile yetirmişizdir.
Düşünüyorum da bunlara neden olan ne olabilir acaba, zorlu yaşam şartlarından doğan ruh halimizin bozulmasından kaynaklı mı, yoksa verilen cezaların yeterince caydırıcı olmamasından kaynaklı mı nedeni, ne olabilirdi? Biri çıkıyor yok kıskançlık, yok aldatılma yok terk edilme bunların hiç biri, bir insanın canileşmesine neden değil olamazda ve olmamalıdır da. Hiç bir yaptırım bu caniliği yaptırmaya neden olamaz. “Kadınlarınız Allah'ın size bir emanetidir. Onlara yaptığınız muamele hususunda Allah'a hesap vereceksiniz.” Diye Hz Muhammet (AS) veda hutbesinde bunu dile getirmişti. Peki, hiç düşündünüz mü? Allah isteseydi kadınlara da erkeğe verdiği güç kadar vermez miydi?
Çocukluğumuzdan beri, Türkiye coğrafyası üzerinde, şiddetin türlerine şahit olduk. Belki bu örneğin en yakın şahidi bizler olduk. Gözlerimiz önünde annemiz şiddet gördü hatta katledildi kimi kadın öldürüldü, kimisi ise şiddet göre göre eridi bitti ölüme terk edildi.
Hiç kimse bu haksızlığa dur demedi. Gördüler şahit oldular ama sustular. Yeter artık evlatlar annesiz kalmasın evlatlar yetim kalmasın. Babalar, anneler, evlatsız, kalmasın. Belki yitirdiklerimizi geri getirtemezsiniz ama hayata olan kadınlara sahip çıkabilirsiniz. Unutmayın ki şuanda şiddet gören, ölüm tehdidi altında yaşayan, milyonlarca kadın var. Lütfen bu kadınlara sahip çıkalım. Unutmayın ki şuanda sahip çıkılmayı bekleyen birçok kadın var. Ve artık özerinize düşeni yapalım.
Son olarak bir dip not: İstanbul sözleşmesi şart! İstanbul sözleşmesi yaşatır! Bizler ve annelerimiz, ölmek değil yaşamak istiyoruz. O yüzden İstanbul sözleşmesine sahip çıkmalıyız.
Sevgiyle kalın.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: