Yine içimizi karartan bir tablo…

Bilindiği gibi ülkemizde işsiz sayısı 3 milyonu aşmış durumda. Bu rakam her geçen gün artmaya devam ediyor. Ancak en çok üniversite mezunu işsizler tablosu içimizi karartıyor. Buna bakacak olursak okuma yazma oranı artmış, istihdamlı gençler var ve buna rağmen işsizlik rakamları korkutuyor.

Üniversite mezunlarının işsizlik sayısı Türkiye’deki 55 ilin nüfusunu geride bırakıyor. Düşün ki bir şehirde yaşayanlar hepsi üniversite mezunu ve hepsi de işsiz…

Dile kolay gelir ama az bir rakam değil. Açıklanan verilere göre 828 bin işsiz gezen üniversite mezunu var. Bu da genel işsizlik oranıyla kıyaslandığında yüzde 27 üniversite mezunu mevcuttur.

İşsiz üniversite mezunlarının başını çeken ise mühendisler olduğu belirlendi. Uzmanlara göre bu da kontrolsüz açılan üniversiteler ve yanlış sanayi politikasının uygulanmasından kaynaklanıyor. Bu sadece mühendisler için değil, her meslekte kontrolsüz işçi çalıştırmadan dolayı büyük sorunlar meydana geliyor. 4-5 yıl üniversite okuyan biri mezun olduktan sonra geriye dönüp baktığında en az 4 yılını kaybetmiş, bunun yanında maddi harcaması da oldukça fazla olmuş. Bunun üstüne öğrenci okul döneminde öğrenim kredisi de almışsa gel de çık işin içinden…

Üniversite bittikten sonra mesleğiyle ilgili az-çok tecrübesi var. Diploması da elinde. Ancak iş aramaya gelince sıkıntılar başlıyor. Ortada iş yok, 20 bin liralık öğrenim kredi borcu kapıda… Devlet kadrosuna girmek isterse sınav bir tarafa birçok yerde mülakatla geri dönüyor.

Mülakat sorunu da bir tarafa… Birbirinden alakasız, mesleği ile uzaktan yakından alakası olmayan sorular. Bunun gibi hatalar da işsizliği giderek daha da artırıyor. Meslek dışı çalıştırılma çok fazladır. Mühendislik bölümünden mezun olan biri öğretmenlik yapıyor, öğretmenlik mezunu gazetecilik yapıyor. Okuduğu bölümü ile ilgili çalışanların sayısı çok az. Bin bir hayal kuran gençler sonunda asgari ücretle çalışmaya boyun eğiyorlar.

Kontrolsüz şekilde artan üniversiteler de işsizliğe tuz biber serpiyor. Özellikle özel üniversiteler sınavları fazla dikkate almadan öğrenci alıyor. Hiç duymadığımız bölümler açılıyor. İşin ucu maddiyata dayandığında kalitesiz eğitim de ekleniyor. Bu da sanki altı boş bir diploma verilmiş gibi oluyor.

Sanayiye önem vermediğimizden mühendisler işsizliğin başını çekerken, sanatsal ve beşeri bilimler, sosyal bilimler ve gazetecilik alanında eğitim alanların da işsizlik oranı yüzde 35’in üzerinde olduğu belirtildi.  Gerçekten yazık…