Boş koltuk daha fazla iş yapar

“Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer” atasözünün anlamına bakıldığı zaman şöyle bir anlam çıkmaktadır; yaşanmış bazı durumlardan dolayı önemli kötülükler alırlar ve bundan bir ders çıkarırlar. Böylelikle ona benzer durumlar ile karşılaştığı zaman önlem alarak davranır ve uyanık olurlar. Bu atasözü tam olarak Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi için söylenmiş. Eğrisiyle doğrusuyla üzerlerine cuk oturan bu sözlerin neden Büyükşehir Belediyesini bağladığına bakmak gerekiyor.
                
O kadar uzağa gitmeye de gerek yok. Aralık 2021 tarihinde belki daha önce asılmış olan bir pankart göze çarptı. “Şanlıurfa Buna Değer” denilen pankarta Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin üst geçitlere astırdığı 148.000 adet yardım paketi dağıldığı gururla ilan ediliyordu. Tepkiler çığ gibi artarken şehrin birçok noktasında benzer pankartların asıldığı görülmüştü. Peygamberimizin (s.a.v.) sağ elin verdiğini sol el bilmemeli hadisi olmasına rağmen her yerde bunu asabilmişlerdi.

Yapılan yardımların bir Haysiyeti kalmadı
Peygamberimizin bu hadisine göre, yoksul ve kimsesizlere yapacağımız yardımlar gizli yapılmalıdır. Verdiğimiz sadakalar, yaptığımız yardımlar gösterişten uzak ve herkesin gözüne soka soka yapılmamalıdır. Çünkü böyle bir davranış yardım yaptığımız kişiyi de rencide edebilir ve kötü sonuçlara neden olabilir. Her insanın normal yaşamında yapması gereken hayır veya yardım gibi bir iş yapacaksan, bu işi habersiz, sessiz sedasız yap ki ne yardım ettiğin insan zor durumda olduğu duyulup, bilinip yardım aldığından mahcup olsun, ne de yardımı yapan kişi bu hayır işini gösterişe döküp diğer insanlarının gözüne sokma çabasında olsun. Böylece yapılan hayır veya yardımların bir anlamı, haysiyeti olmuş olur.

Genelde sosyal yardımlar oy kaygısı şeklinde yapılıyor. Büyükşehir belediyeleri ayrı ilçe belediyeleri ayrı yardımlar yapıyor. Maalesef bir grup insan da bu yardımları sabote edip çalışmadan geçinme yolunu seçiyorlar. Bir grup çalışıp vergi öderken bir grup da yan gelip yatarak yardımları istismar ediyor. Taşı sıksa suyunu çıkaracak güçte insanlara yardım değil iş sahaları bulunmalı ve bu insanların çalışma hayatları takip edilmeli. Yoksa çalışanın sırtında kambur artıyor. Yardım yaparken gerçek ihtiyaç sahipleri iyi tespit edilmeli.

Kötü Kokular Gelmeye Başladı
148 bin rakamını söyleyen ve bunun dağıttığını vaat eden belediye henüz bozuk yollarını düzeltmekten aciz durumda. Bu belirtilen rakamlar geçtiğimiz yıl içindi. Bu yıl için henüz rakamlar üst geçitlere asılmamış. İşte burada yukarıda bahsettiğim atasözü devreye giriyor. Asılan pankartlardan sonra oluşan tepkilerden dolayı belediye bu kez yaptığı yardımları gizli gizli yapmaya başladı. Peygamber efendimizin hadisine uymaları beni ziyadesiyle memnun etti. Fakat bu kez başka kokular gelmeye başladı yardımlardan. Ramazan dolayısıyla dağıtımı yapılmak istenen koliler depolarda saklanması nedeniyle dağıtımın yapılmamasından dolayı birçok ürünün bozulduğu ve küflendiği yönünde ihbarlar gelmeye başladı.  Verilen paketlerden çok azının ihtiyaç sahiplerine ulaştığı depolarda dağıtımı yapılmayan gıda paketlerinin olduğu da dağıtımın neden yapılmadığı da belirsizliğini koruyor.

Koltuk boş olsa daha fazla iş yapar
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinde birçok daire başkanlığı mevcut. Bunlardan biri de Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, kimin o koltukta oturduğu neler yaptığıyla ilgilenmiyorum. Benim ilgilendiğim şey gelen ihbarların doğru olup olmadığı. Gerçekten mercimekler küflü mü? Gıda kolileri ihtiyaç sahiplerine değil de belli kişilere mi dağıtılıyor? Birde 148 bin rakamının altında yardım yapıldığı bilgisi de geldi. Övünerek 148 bin paket dağıtımını yapan ve Şanlıurfa’nın buna değer olduğunu belirten Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin daha fazla reklam yapabilmek için yardım kolilerinde tasarrufa mı gitti acaba.
Bir haber okuyorsunuz "Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi en borçlu belediyeler arasında yer alıyor "aradan kısa bir süre geçmesinin ardından aynı belediye hakkında başka bir haber hem de pankartlı " 148 bin paket yardım yaptık” bu ne şimdi, sen borcunu ödememişsin, sonra şekil şükül ayağına başka yere yardım yapıyorsun.

“Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer” atasözü ile Peygamberimizin (s.a.v.) sağ elin verdiğini sol el bilmemeli hadisi bile işine geldiği gibi anlayan bu belediyeye bende söyle bir öğüt vermek istiyorum.
“ Allah Akıl Fikir Versin”