Normalleşmeyi yanlış anlayınca…

Haziran ayı itibariyle hükümet tarafından hayata geçirilen uygulamalar ve yasaklar birer birer hızla azaltıldı. Adına normalleşme dendi ama Urfalılar bunu normalleşmeyi korona bitti diye anladı. Her gün açıklanan verilerde gerçi son günlerde açıklanmıyor vaka sayısı ama en son açıklanan verilerle liderliğe oynamaya başladık. 



*Koronadan biri vefat ederse sözde taziyesi yapılmayacak ama rahmetlinin evi korona adaylarıyla dolup taşar. Hani taziye yasaktı ama ev olunca serbest. 



*Düğünlerde taziyelere nazire edercesine shovunu yaptı. Davullar ve zurnalarla koronayı halaya kaldırdık. Korona halayda başı çekti sonuç vaka sayımız 3 katına çıktı.



*Asker uğurlamalarında da bana bir şey olmaz diyenlerin sayesinde vaka sayısı çoğaldı.



* Haşimiye'de, Yıldız Meydanında, Kapaklı Pasaj da Çarşıda pazarda ve markette çok rahat davrandık. 



*Son olarak bayramlaşmalarda vaka sayısını pik yaptırdık. 



Sonuç mu?



Virüs yakamızı kolay kolay bırakmayacak.



***

İlk zamanlar maske takmak zordu. Sıkılırdık kaşıntı verirdi. Maskeyi ilk çenemizin altına indirdik. Öyle selfiler çektik. Sonra kolumuza taktık. Bol bol sallandırdık hava alsın diye. Son olarak başımızın üstünde yeri var diye kafasına doğru kaydıranlar, böyle daha havalı duruyor diyenlerimiz oldu. Sayılar artınca şimdi olmazsa olmazımız maske takmak oldu. Başka bir yol yok mecburen takacağız.  

Hazirandan önce yani normalleşmeden önce, eve kapanmalar devlet politikası gibi olmuştu her hafta sonu sokağa çıkma vardı. İnsanların evine kapanacağını, üstelik bunun gönüllü olacağını ve kapanma politikalarına bu kadar büyük bir halk desteği olacağını tahmin bile edemezdik. Halk yeniden sokağa çıkma istiyor. Büyük bir baskı var. Sokağa çıkma yasağı ilk kez bir halk talebi. Bu talebe direnenler ise siyasetçiler.  Bekleyip göreceğiz. 

Haftaya görüşmek üzere esenle kalın.