Kur'an ve Resule göre şehadetin mahiyeti 2
Ebu Hureyre (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Muhammed’in nefsini kudret elinde bulunduran Allah’a yemin ederim ki, Allah yolunda savaşıp öldürülmeyi, sonra tekrar savaşıp öldürülmeyi, sonra tekrar savaşıp öldürülmeyi ne kadar isterdim.” (Buhari-Müslim)
Hz. Muaz (r.a. ) rivayet etmiştir. Nebiyy-i Ekrem (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Müslümanlardan bir şahıs, deve sağılacak kadar bir süre Allah yolunda cihad ederse cennet onun hakkı olur. Allah yolunda yaralanan veya bir sıkıntıya düşen kimse, kıyamet gününde yaralandığı gün gibi, kanlar içinde Allah’ın huzuruna gelir. Kanının rengi zağferân gibi kıpkırmızı; kokusu ise misk kokusu gibidir.” (Ebû Davud, Cihad 40 )
Enes bin Mâlik (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez; sadece şehid müstesna! Şehid, gördüğü aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister.” (Müslim: 1877)
Sehl İbni Sa’d (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İki dua reddolunmaz veya pek nadir reddolunur. Bunlar: Ezan okunurken yapılan dua ile savaş anında düşmanla boğaz boğaza gelindiği sırada yapılan duadır.” (Ebû Davud, Cihad 39)
Hz. Mikdam (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Şehide, dökülen ilk kanı esnasında altı haslet verilir: Günahları bağışlanır, cennetteki makamını görür, cennet hurisiyle evlendirilir, ahiretin büyük korkusuna karşı teminat verilir, kabir azabından emin kılınır, iman elbisesi ile ziynetlendirilir.” (Buhari)
Ebu Hureyre (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Sizden biriniz karıncanın ısırmasından ne kadar acı duyarsa, şehit olan kimse de ölümden ancak o kadar acı duyar.” (Tirmizi, Fezâilü’l-Cihad; Nesei, Cihad 35; İbni Mâce, Cihad 16)
Ebu Hureyre (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet gününde yarasından kan akarak Allah’ın huzuruna gelir. Rengi, kan rengi; kokusu ise misk kokusudur.” (Buhari, Cihad 10)
Hz. Selman (r.a.) rivayet etti. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bir gün ve bir gece hudut nöbeti tutmak; gündüzü oruçlu, gecesi ibadetli geçirilen bir aydan daha hayırlıdır. Şayet kişi bu nöbet esnasında vazife başında iken ölürse, yapmakta olduğu işin ecri ve sevabı kıyamete kadar devam eder, şehid olarak rızkı da devam eder ve kabirdeki sorgu meleklerinden güven içinde olur.” (Müslim, İmâre 163)
Hz. Berâ (r.a.) şöyle dedi: “Tepeden tırnağa silahlı bir adam (s.a.v.)’e geldi ve: “Ya Resulallah! Sizinle birlikte önce savaşa mı katılayım, yoksa Müslüman mı olayım? ” dedi. Resul-i Ekrem: “Önce Müslüman ol, sonra savaş!” buyurdu. Bunun üzerine adam Müslüman oldu, sonra savaştı ve neticede şehit oldu. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Az çalıştı, çok kazandı.” (Buhari, Cihad 13; Müslim, İmâre 144)
Şimdi yeniden sormak zamanı: Kur'an ve Sünnete uygun gerekçelerle ve usullerle yapılmayan savaşlarda ölenlere şehit, kalanlara gazi denilebilir mi?
Evet değerli kardeşlerim bu son hadisi şerifte görüldüğü gibi öncelikle Müslüman olmayı ve sonra İslam uğruna savaşmayı emir buyrulmaktadır. Cenabı hakkın kevni ve kelami tüm yasalarına karşı gelerek, toprak, şan, şöhret, saltanat, devlet, hükumet, millet ve particiliklere, cemiyet ve tarikatlara, dernek ve örgütlere menfaat ve çıkarları uğruna savaşarak ölenlere şehit kalanlara gazi diyenlere denilecek hiç bir sözümüz yok.
Sizlerle paylaştığımız Cenab-ı Hakkın ayetleri ve Peygamberimizin hadis-i şeriflerin hürmetine, tarif edildiği üzere bizlere şehitlik makamını ihsan etsin. Hakkı hakim kılma gayesi ve maksadıyla şehadeti bizlere sevdirsin, O’nun "kelimetül ülya" olan dini uğrunda ve bizlere verdiği insani değer ve evrensel hak ve hürriyetlerle adalet uğruna; her türlü saldırgan ve işgalci, emperyalist, materyalist, kapitalist, faşist... emelleri olan zalimlere karşı mücadele ederek canını, varını severek feda eden bahtiyarlardan eylesin! Bizleri Efendimizin huzurunda şehitlerle haşir eylesin.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: