Asıl sınav...
Peki şimdi ne olacak, bitti mi sınavlar?
Aslında tam tersi, üniversite sınavı bir dizi somut ve soyut sınavın ilk basamağıdır. Bundan sonra genelde ilk olarak aileden uzak bir yaşamın sınavının verilmesi gerekiyor. Yalnız veya bir kaç kişi ile bir ev içinde yaşama deneyimi bir sonraki sınavdır. Sınavlar böyle başlayıp devam ediyor.
Eğer bir lisans düzeyi eğitim alınacaksa sınav sayısı elbette fazla oluyor. Başlıca örnek vermek gerekirse geçim, kendi ihtiyaçlarını karşılama, sosyal bir çevrede var olma, bir siyasi duruş kazanma, yeni hobiler edinme veya en dip şekilde bir yalnız yaşam sınavı.... Okullarda, fakültelerde vize ve final denilen ders sınavları bir çok öğrenci için ikinci planda kalmaktadır. Zira çoğu kişi gün içerisinde var olmak uğruna geleceği bir kenara bırakıyor...
Düşe kalka, yarı aç yarı tok bir şeklide bitiyor okul...
Eline diplomasını alıp evine gelen bir üniversite mezunu birey, ilk yaz tatili sonrası(takribi bu dönemlerde) tek bir soru soruyor: E şimdi ne olacak? İşte sınav sınav biriken asıl sınav... Yirmi yıla yakın bir süre öğrenip, öğrendiklerini satıp, alınmaya çalışılan meslek ufukta yoksa işi sarpa sarıyor.
Verilen emeğin karşılığı, ulaşılamaya çalışılan hedef, aile ve toplum beklentisi.... Daha niceleri sıralanabilir bu listede, ama uzatmak istemiyorum. Geçenlerde bir lise öğrencisi üniversite okuyup okumamak konusunda kararsız olduğunu ne yapması gerektiğini sormuştu. Ona verdiğim cevabı sizinle de paylaşmak istiyorum : ''okumak için bir sebebin varsa oku;
Mesela üniversite ortamı denilen şeyimi istiyorsun?
Oku o zaman.
Kendini geliştirmek için mi okuyorsun?
Oku o zaman.
Sırf ben üniversite mezunuyum demek için mi okuyorsun?
Oku o zaman.
Bir meslek sahibi olmak için mi okuyorsun?
Hopp! Orada dur işte;
Bir meslek sahibi olmak için üniversite okunmaz. Üniversite meslek kazandırmaz. Eğer kazanılsaydı, polis teşkilatı içince binlerce öğretmen adayı, binlerce hemşire adayı, binlerce mühendis adayı , binlerce sporcu adayı ve binlerce sanatçı adayı olmazdı ""
Kalın sağlıcakla...
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: