Karşılıklı suçlama nereye kadar?

Şanlıurfa'da bitmeyen bir çile de elektrik alanında yaşanıyor. Sürekli tepki gösterilmesine rağmen halen aynı çile devam ediyor. 



Vatandaşlar elektrik dağıtım şirketinin adını duyduğu anda hemen başlıyor saymaya. 



Tuhaf bir durum ki vatandaşlar elektrik şirketini suçlarken, elektrik şirketi yöneticileri de aynı şekilde vatandaşları suçluyor. 



Vatandaşlar, bitmeyen kesintilerden, yüksek gelen faturalardan dolayı tepki gösterirken, DEDAŞ ise vatandaşların panoları kırdığından, kayıt dışı elektrik kullanmasından şikayetçi. 



En tuhafı da bu iki taraf birbirlerini suçlarken, siyasilerimiz, yöneticilerimiz bunların üzerinde bile durmuyor. 



DEDAŞ sürekli yatırım yaptığını söylüyor ama kesintilerin nedenini aşırı yükten kaynaklandığını tekrar tekrar söylüyor. Burada ben elektrik dağıtım şirketini samimi bulmuyorum. Çünkü bir taraftan kaliteyi artırmak için yatırım yaptığını belirteceksin, öteki tarafta aşırı yük diyeceksin. 



Bugün bir mahallede 60 hane varsa, 65 hanenin yükünü kaldıracak güçte trafo kuracaksın. Yatırım dediğin budur. Trafolarınız vatandaşın elektrik soba kullanmasıyla çökecekse yatırımdan bahsetmeyeceksin! 



Öte yandan havaların ne soğuk ne de sıcak olduğu dönemlerde sobaya ya da klimaya ihtiyaç olmadığı günlerde bile DEDAŞ yöneticileri kesintilerin nedenini aşırı yüklenmeye bağlıyordu. 



DEDAŞ, kayıt dışı kullanımın halen yüzde 55 olduğunu belirtiyor. Bu kayıt dışı elektriğin açığı birçok bölgede kaçak kullanmayanların da faturasına yansıtılmasına da tepkiler oluyor. 



Kayıt dışı elektrik kullanan suçluysa, kullanmayanın günahı ne! Kullanmayan neden yüksek fatura ödüyor? Madem mücadele ettiğinizi söylüyorsunuz, o halde faturaların düzenlenmesinde de çalışma yapın.

Öte yandan kırsal mahallelerde sayacı okumadan fatura yazma iddiası var. 



Vatandaşlar evdeyken faturası 80 TL civarı geliyorsa, evde olmadığı ayda da 80 TL civarında yazılıyor. 



Şirketin en fazla tepki gösterdiği konulardan biri de panolara zarar verme oluyor. Vatandaşların sayacı bilindiği gibi kurulan panolara taşındı.

Ancak sayaçta sigortanın atması durumunda vatandaşlar ekibi çağırıyor.



Ekip çoğu zamana saatler geçtikten sonra geliyor, bazen telefon meşgul çalıyor. Bu durumda vatandaşların birçoğu sigortayı kaldırmak için panoyu kırıyor. 



DEDAŞ ise direkt olarak kaçak önleyen panolar istenmediği için zarar veriliyor açıklamasını yapıyor. Tabi ki sebepsiz panoları kıran da var. Ama suçlu kimse ona ceza verilmeli. Bir kişinin hatasını tüm mahalleye ya da tüm bölgeye mal etmek etik davranış değildir.