Dijital oyun ve toplumsal yozlaşma

Merhaba saygıdeğer kurlarım bugün size dijital oyunların tehlikelerinden bahsedeceğim.
Evet öncelikle dijital oyun derken aklımıza nelerin geldiğini iyi bilmemiz gerekir.

Bilgisayar oyunları, atari oyunları, tablet oyunları, mobil oyunlar bunların örneklerini oluşturuyor, oyunculara sanal dünyanın içinde kaybolmalarına sebep oluyor.

Düşünün, bu oyunları oynayanın küçük bir çocuk olduğunu, periyodik olarak dijital oyunları oynamaya devam eden çocuk, artık çevresine karşı daha uyumsuz ve iletişim sıkıntısı çekmeye başlayacaktır.
Artık çocuğun dünyasında oyunlar yer alacak ve arkadaşlarıyla iletişim kurarken sıkıntı çekeceği ortadadır.

Ailenin, çevrenin iletişiminden habersiz bir nesil zaten ancak bu şekilde peyda olur, bunu da bilmemiz lazımdır.
Zaten salgında bu işin tuzu biberi oldu desem yeridir.
Aileler bu konuda dikkatli olmalı, iki ağlamaya çocuğun eline dijital argümanlar verilmemelidir.
Çocuğa daha farklı argümanlar verilmeli ve zihinsel sürecini sekteye uğratmayan faaliyetlerde bulunulmalıdır.
Çocuklar bizim geleceğimiz ve lütfen bunu böyle bilin, evlat yetiştirmek fidan büyütmeye benzemez, zaman geçirmeniz gerekir ve bu bağlamda faaliyetlerinizi arttırmalısınız.

Sadece çocukların oynamadığını biliyoruz, yaşı kemale ermiş kişiler de dijital oyunun pençesinde, irademiz var ve bunu düzeltmek bizim elimizde.
Her şey ölçülü olmalı hayatta, sevgilerimiz, isteklerimiz, alışkanlıklarımız.
Ölçüyü kaçırmamalıyız hiçbir zaman, onun için lütfen alışkanlıklarımızı kontrol edelim ve insani değerlerden uzak durmayalım ve onları koruyalım.
Özetle şunu söylemek istiyorum, yediden yetmişe dijital oyunlara bağlanmayalım, hayat bu değil.
Tamam belki oyun oynamak bizleri, türlü kötü alışkanlıklardan koruyor.
Ama zihinsel sürecimizi çok kötü etkiliyor ve kişiliğimizi sekteye uğratıyor.
Şu an çocukların dünyasında artık sanal oyun karakterleri yatıyor ve onlar, çocuklarımızın arkadaşları.
Sizce bu nasıl bir realitedir, oyuncaklar bile elle tutulur, hissedilir, dijital oyun karakterleri, sanal ortama çocukları çekmeye yetiyor bile.
Ama gerçek değil sanal, çocuk yavaş yavaş sanal dünyanın pençesine düşüyor ve bir rüya gibi gelmeye başlıyor ve uyanmak istemiyor ve çocuğun tepkileri anlamsız olma yolunda ilerliyor, bizde buna seyirci kalıyoruz.
Konuyu toparlayacak olursam, sanal dünyanın pençesinden çocuklarımızı koruyun, onlara dijital platformun tehlikelerinden bahsedin…
Benim söyleyeceklerim bu kadar iyi ramazanlar…