Keyfi fiyat artışına kontrollü denetim şart!
Sağ olsun birçok üretici, ürünlerine zam yapmayı kendilerine görev biçmiş bir şekilde periyodik olarak ve bir birbirlerine nispet yapar şekilde ürünlerin fiyatlarını yükseltir oldular.
Dolar, Euro la yükselen fiyatlar, onlar düşünce neden düşmez bunu da akıl sır erdiremedik desek yeridir.
Devletimizin denetim organları, bu süreçte sadece eğitim kurumlarını denetlediği kadar birazda gıda sektörünü denetleseydi keşke.
Hoş eğitim kurumları ilim yuvalarıdır, oradan ne zam çıkar ne de bir fenalık, ama gıda tedarikçileri, satıcıları, halk ne kadar da zam olursa olsun, ürünleri almak zorunda inancını güttüğü için, keyfi bir şekilde fiyatlar tavan yapmaktadır.
Sorun bakalım dar geçimli ailelere ay sonunu nasıl getiriyorlar, merhamet olmayan yerde ne birlik olur nede vicdan.
Ya aslında keyfi zam yapmanın, ne fakiri ne zengini olur, haksızlık herkese yapılmıştır, lütfen bu konuda devletimize buradan çağrımdır, halkı koruyup kollayın, ak babalara yedirmeyin, akbabalar ne kadar büyür ise, devletimizin onlarla baş etmesi daha zor olacaktır.
Bir ürün bir yerde belli bir fiyattan satılıyor ise, bu tüm ülkede aynı olmalıdır, keyfi zamların önüne geçmeli ve periyodik denetimleri de yapılmalıdır.
Aslında bakıldığı zaman, mevsimlik bile fiyat artışları oluyorsa ve dalgalanmalar oluyorsa, demek ki tarımda modernleşme tam manasıyla gerçekleşmediği ortaya çıkıyor, çünkü modernleşme çevresel faktörleri dizginleyen bir süreçtir, yani tabiat anayı kontrol altına alma durumudur.
Kışın ürünlerin fiyatları, yükseliyorsa burada iki durum söz konusudur.
Birincisi modern tarım yoktur yetersizdir, ikincisi ise fırsatçılığa meyil etmiş üreticilerimiz vardır.
Devletimiz artık gıda satışlarını yavaş yavaş kontrol altına almak için PTT ye görev verdi, yani devlet kendisi satmaya başlayacak, umarım halkın istediği şekilde satışlar olurda, halk bir nebzede olsun evine fazla gıda götürür.
Gel gelelim market zincirlerine, gıda reyonlarındaki ürünler fahiş fiyatlarla satılıyor, bunların başını da manav reyonları çekiyor, manav reyonlarında ki ürünler fazla kalınca, yavaş yavaş çürümeye başlıyor ve yenisi gelince diğerleri çöpe gidiyor, bırak halkın faydalanmasını, kendi çalışanı dahi oradan faydalanamıyor.
Toplum olarak merhameti devletimizden beklemek durumundayız, yoksa tedarikçilerden beklemek sonuç getirmeyecektir.
Cumhuriyetin temel ilkelerinden biride halkçılık ilkesidir, bu ne demektir?
Bu tanım şunu ifade eder, devlet vatandaşına her türlü hizmeti, yardımı yapmak zorundadır.
Ve hizmetten bir kuruş karşılık gözetmeden yapmalıdır der, kaba tabirle devlet millet içindir anlayışı hakimdir.
Umarım yüce devletimizin güzide yöneticileri, özellikle gıda üzerinde oynan oyunları görürler ve en kısa zamanda gıdada tekelleşmenin önün geçer, herkesin faydalanabileceği bir ortama dönüştürür.
Benim söyleyeceklerim bu kadar, umarım seçimle halkın tercih ettiği ve onlara her şeyini emanet ettiği yöneticilerimiz, gereğini yapar diye umut ediyorum, bir başka yazımda görüşmek üzere kendinize iyi bakın değerli saygın okur kitlesi
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: