Çağımızın Hastalıkları

Teknolojiyle birlikte bilinen hastalıkların yanına yeni hastalıklarda eklenmeye başladı. Her türlü hastalığa müsait bir hayat geçirmek neden olarak kabul ediliyor. Herkes tarafından kabul gören bu hastalıkların tedavisi diğer hastalıklara göre daha zor ve uzun mesai isteyen bir durum olarak görünüyor. 

Son dönemlerde çağımızın en büyük 6 hastalığı olarak; cehalet, doymayan göz, aşırı ego, empati yoksunluğu, vicdan eksikliği, akıl yoksunluğu olarak gösterilirken bu hastalıların ilaç ve doktorla iyileşmesi de hemen hemen imkansız olduğu anlaşılıyor. Belirtilen hastalıklara kapılan kişileri anlatacak olursak herkese göre değişeceğinin farkındayım. Bana göre kesinlikle doyumsuzluktur. Hep daha güzeli, hep daha iyisi, hep daha fazlası. Doyumsuzluk bir türlü doymak bilmemek sürekli istemek her şeyi isteme durumudur. Ne istediği önemli değildir. Doyumsuz insan aslında hiç bitsin istemeyen insandır. Her ne olursa olsun, nereden bakılırsa bakılsın sonuç her zaman aynı çıkmaktadır.  Doyum süreciyle birlikte herkes her şeyin farkında, kimse kendine kondurmuyor.

Doyumsuz olan insan akıl yoksunluğu durumu vardır. Elde olan aklı kullanmayıp kendini başkasının aklına emanet etme hastalığı var toplumda. Kendi beklentilerini ve fikir sandığı kısa devre kıvılcımlarını paylaşmaktan çekinmeyen ancak bu ifadelerin arkasını düşünceyle, belirli bir seviyede mantık ve zekâyla dolduramayan, bu yoksunluktan ise bihaber olan kişiler olarak göze çarparlar.

çağımızın en büyük 6 hastalığı olarak; cehalet, doymayan göz, aşırı ego, empati yoksunluğu, vicdan eksikliği, akıl yoksunluğu olarak gösterilirken başka hastalıklarda eklenebilinir bu listeye. Aslında hepsinden bir parça yani 6 hastalığın toplamıyla elde edilen tedavisi imkânsız olan hastalık para bağımlılığı. Her şeyin ucunu paraya bağlamak, insana hayvana canlıya saygı sevgiden önce parayı sevmektir. Özellikle sosyal medya paylaşımlarında bu tür insanları görmek daha kolay. Hemen göze çarparlar. Bir tık almak için küfredenler, soyunanlar, canlı yayında türlü saçmalığa imza atanlar bunun örnekleridir. İnsanlarda, her şeyini ortalarda sergileme güdüsünün sosyal medya ile had safhaya çıkması durumudur.  Özellikle yeni jenerasyonda aşırı tehlikeli hale gelen bu durum kimi insanın hayallerini süslerken kimisi için karamsar sonuçlara sebep olmaktadır.

Bu bağımlılığından kurtulmanın yolları vardır elbette. Bağımlılık kıskacına girdiğinizde, dünyaya bakış açınız daralabilir ve sadece bağımlı olduğunuz maddenin seçimine odaklanabilirsiniz. Bunun dışındaki her şey; arkadaşlar, aile, iş önemini kaybeder. Araştırmalara göre bir bağımlılıktan kurtulmak, sadece bağımlılık yaratan davranıştan vazgeçmek değil, aynı zamanda beyninizi iyileştirmekten geçiyor.

Bunun için doğal pozitif güçlerden yararlanın ve öncelikle kendi zihninize, ruhunuza odaklanın.
Çağımızın en büyük 6 hastalığına son olarak korkuyu da ekleyebiliriz. Para bağımlılığı gibi diğer 6 hastalıktan birer parça alınarak bu hastalığa kapılıyor insan.  Başarılı olamama korkusu, devlet veya özel sektörden çıkıp kendi işini yapamayacağı korkusu, sevilmediği korkusu, yalnızlık korkusu. Bu korkular kurtulmanın yolları da tabi ki var. Çok meşakkatli ve uzun süren bir sürecin ardından insan bu durumdan sıyrılabiliyor. Herkes tarafından söylenen ve bilimsel olarak kabul görmüş cümlelerle korkular yeniliyor. Korkularınızı yenmek için çalışın, onlarla yüzleşin. Korkularınızı yendikten sonra kazanacağınız yepyeni deneyimler ile hayatınızı daha güzel kıldığınızı göreceksiniz!
Yeni yılda hiçbir hastalığın sizi yenmesine izin vermeyin.