Mutluluk ve Sosyal Medya

“Bütün özlemlere eksiksiz ve sürekli olarak ulaşılmaktan duyulan kıvanç durumu, ongunluk, kut, saadet, bahtiyarlık, saadetlilik” olarak tanımlanmakta olup, şimdiye dek sayısız değişik tanımları yapılmış görece ve göreli bir kavramdır. Deniliyor mutluluğun adına.
Türk Dil Kurumunun mutluluk tanımıydı yazdığım. Mutluluk eski dönemlerde bile her felsefecinin veya her düşünürün bir fikir beyan ettiği ve mutluluğun yollarını anlattığı bir kavram olmuştur. Mutluluk duygudur diyende çıktı, o an yaşadığımız hazdır diyende çıktı. Duygular geçicidir, mutluluk ise her zaman var olan, bir devinim halindedir diyende oldu. Ama hep kalıcı mutluluk arandı.

Kimileri mutluluğu maddi alanda, kimileri manevi alanda, kimileri ise hem maddi hem manevi alanda edinilebilecek bir ruhsal hal olarak ele almışlardır. Örneğin, mutluluğun manevi alanda edinilebilecek bir hal olduğunu düşünen düşünürler mutluluğu erdemin ödülü olarak değerlendirmişlerdir. Pek gerekli olmadığı halde olursa çok mutlu olacağımızı düşündüğümüz; arabalar, elbiseler, evler, ilişkiler. Oysa ki, bu zamana kadar yapılan araştırmalar mutlu olmanın gerçek bir gerekliliği olmadığı sürece, istenilen veya bağlantı kurulan şeylerin var olmasıyla mutlu olunamayacağı kanıtladı.

Kısa bir araştırmada çeşitli dinlerde ve felsefi ekollerde ortaya konan görüşlerde farklılıklar genellikle şu soruların yanıtlarında toplanmaktadır:
Mutluluk bir amaç mı, bir sonuç mu olmalıdır?
Mutluluk, manevi değerlere mi bağlıdır, maddi değerlere mi bağlıdır?
Maddi değerlerin edinilmesiyle edinilen geçici hal mutluluk kapsamında değerlendirilebilir mi?

Mutluluk kişinin diğerleri hakkındaki hareketleriyle ne derecede ilişkilidir, diğer insanlarla birlikte yaşamayan, toplumdan yalıtılmış biri mutlu olabilir mi?
Istırap ya da mutsuzluğu tatmamış biri mutlu olabilir mi?
Günümüzde ise mutluluk parayla sorgulanabilir hale gelmiş durumda. Paran var ise mutlusun yok ise mutsuzsun. Bunu da sosyal medya mecralarında paylaşarak sözde mutluluklarını herkesin gözü önünde paylaşıyorlar. Sosyal medya uçsuz bucaksız  bir deniz durumunda.  Günümüzde sosyal medyası olmayanı görmek “Samanlıkta iğne aramak” gibidir. Yani çok zor bir durumdur. Facesi, tweeti, instası, snap  ve tiktoku olmayanı yoktur. Bu saydıklarımdan olmayanı da hayatını paylaşma, göz önünde olma ve beğenilme kaygılarından uzakta yaşar. Anı yaşar. Anı telefonu, kamerasıyla değil, gözleriyle doya doya zihnine kaydeder. Bana göre asıl mutluluk budur.
Mutlu olmak için basit yollar bulunuyor. Her şeyi düşünmek ve kafaya takmak mutluluğu kişiden uzaklaştıran etkenler arasında yer alıyor ve olumsuz duygulara yol açabiliyor. Zor olacak günümüz için ama dinimizde de var iyilik yapmak. Yapılan iyilikler insanı mutlu eder.  Ve en önemlisi hayatın güzelliklerinin farkına varmak gerekiyor.
Sağlıklı ve mutlulukla kalın.