Temizlik işçisinin dikkati sayesinde kasabın birinde halka satılmak için bekleyen etlerin sağlıklı olmadığı belirlendi. Ben Haliliye Belediyesinin yerinde olsam uyanık işçiye ödül verirdim. Onun uyanıklığı ve dikkati sayesinde bazıları halkın sağlığıyla oynayamadı. Ödülü hak eden işçi kadar cezayı hak eden de olması gerekiyor bana göre. Burada Haliliye Belediyesine önemli bir görev düşüyor. Gerekli kontrol ve denetimi yapmayan veya göstermelik reklam için yapan zabıta birimini çalışmasını sorgulamasını tavsiye ediyorum.
Hiç kimse halkın sağlığıyla bu kadar kolay oynayamaz. Ulusalda gündem olmamıza neden olan konuyla ilgili birkaç cümle paylaşmak istiyorum. Olay geçen gün yaşanmıştı. Neydi bu olay peki? Güzide ilçelerimizden Haliliye’de üstelik Yenişehir Mahallesinde bulunan bir konteynırda, eşeklere ait olduğu kaydedilen deri ve kemik parçaları bulunmuştu. Belediye görevlisinin dikkati ve uyarısı sayesinde ortaya çıkan olay için polis, zabıta, Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, inceleme yapmıştı. İncelemeler sonucunda Haliliye ilçesinin diğer mahallesi olan Osman Gazi Mahallesi’nde bulunan bir kasaba ait olduğu belirlenmiş. Söz konusu kasap dükkânına mühür vurulurken, işletme sahibi ise gözaltına alındığı söylendi.
İnsana Bu Şekilde Sağlıksız Et Yedirilmesi Kabul Edilemez
İlgili dükkânın ve kasabın belirlenmesi tabi ki çok güzel bir gelişme. Sonuçta olay tespit edilmiş ve konu kamuoyunda meşguliyeti azaltır diye düşünmüş olabilir yetkililerimiz. Ama yanlış ve beyhude bir çabanın içine girmişlerdir bana göre. Birçok toplumda at-eşek eti yeniliyor ancak ülkemiz insanın alışık olmadığı ve beslenme kültüründe olmayan bu tür etlerin topluma isteği dışında yedirilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Hiçbir topluma istemediği bir etin bu şekilde yedirilmesi yanlış. Söz konusu etlerin yaşlı, hasta ve hijyen koşullarından uzak ortamda ahırlarda kesilmesi ile sunulması başlı başına sağlık sorununu gündeme getirmiştir.
Her köşe başında bir tane kasap dükkânına rastlamak mümkündür. Hepsinin sağlıklı etler sattığı kim iddia edebilir ki? Eşek eti sattığı belirlenerek dükkânına mühür vurulmuş kasap dükkânları gibi kaç dükkâna daha mühür vurulmuştur? Bunlar bilinmezken bunları belirleyecek ve tespit edecek olan yetkili arkadaşlarımızın vicdanları rahat mı? Diye soramadan edemiyor insan.
Haftasonu gerçekleşen olayla ilgili kafamızı nereye çevirsek orada o konu konuşuluyordu. Konteynırdaki fotoğrafları birbirine gösterenler yorum yapanlar herkes bu konuyla ilgili aklında ve hissindeki cümleleri kuruyordu.
Eşek etini kesip halka satanlara söylenen ortak cümle, Allah Belalarını versindi. Tespit edilen kasabın nerede olduğu kimin veya kimlerin oradan et aldığı da Allah belalarını versin söyleminden sonraki sorulardı. Sorular çok cevaplar istenilen düzeyde değil. Burada görev yetkili arkadaşlara düşüyor demiştim. O bu demeden denetim yapılmalı halkın sağlığı düşünülmelidir.
Normalde etin kilosu 130 veya 140 lira civarında olması gerekiyor. Ya da buna yakın fiyatlarla satılması gerekiyor. Birçok kasabın reyonunda asılan fiyatlarda etin kilosu 100 liranın altında. Hatta daha da aşağı fiyatlara satan kasaplar var. 130 veya 140 liraya satılsa bile istenilen kazancın elde edilmediği ortamda 100 veya daha altında fiyatla et satılması sizin de dikkatinizi çekmiyor mu? Yani bu işte bir yanlışlık yok mu? Aşağı fiyatlara satılan etler gerçekten sağlıklı mı? Bunu anlamanın yolları var. Her zaman et alınan kasabı değiştirmemek veya temiz olduğuna emin olunan yerde almak. Zamanın bu kadar kirlettiği bir ortamda bunların vicdanına güvenmek benimde hoşuma gitmiyor ama mecburuz. Maalesef çoğu insanın tüketim alışkanlığı ile satın alma konusunda hassas olmadığı bilindiğinde insana bu şekilde sağlıksız et yedirilmesi kabul edilemez.
Sağlıklı ve vicdanlı günler diliyorum.
Yorumlar
Kalan Karakter: